Haber gündemlerinde her gün tanık olduğumuz ve git gide kötü bir duruma geldiği gözlenen trafik kazalarına tanıklık ediyoruz. Yaşanan can ve mal kayıpları hepimizi fazlasıyla üzüyor. Özellikle bedensel hasarların ve maddi zararların yaşanması dikkat çeken boyutları ortaya koyuyor.
Tazminat hukukunun kullanıma uygun hale gelmesi, tazminat hakkını lüzum kılan vakıanın haksız eylemleri teşkil edişi ve kişileri bahsi geçen eylemden direkt veyahut dolaylı olarak hasar almış olması lazımdır. Trafik kazaları nedeniyle ortaya çıkan zararın ve ziyanın tamamı, tazminat hukukunun içerdiği alanlara girmektedir. Olaylardan oluşan zararlar için talep edilebilecek maddi ve manevi olmak üzere iki tip tazminat türü vardır.
– Manevi Tazminat Alacağı: Yaralanmalı yada ölümlü trafik kazalarında, kişinin kendisinin yada yakınlarının adına yargı yolu açık olmak üzere hak talep edebilir. Vakıada kazaya sebebiyet veren kişiden talep edilmek üzere manevi tazminat yargı yoluyla başlatılır. “Trafik kazasının oluş şekli”, “yaralanmanın ağırlığı”, tarafların ekonomik ve sosyal durumları” ve benzeri kriterler baz alınır.
– Maddi Tazminat Alacağı: Oluşan trafik kazası içinde vefat durumlarında geride kalan kişiler; (ölenin annesi, babası, eşi, çocuğu, bakmakla yükümlü olduğu kişiler, halası, teyzesi, yengesi ve ileri seviyelerde yakın olan kişiler) destekten yoksun kalma tazminatı hakkına sahip olacaktır. Ölüm olmayan ve sadece yaralanmaya sebebiyet verilmiş trafik kazalarında, yaralanmış bireyin maluliyeti oluştuysa iş gücü tazminatı alınabilir. Tedavi mastarları ve hastane giderleri, iş yerinde iş görememesinden ötürü gelir kaybın tazminatına hak kazanabilir.
Kısacası trafik vakıalarından doğan ve kişilerin bedensel zararlarını sıralayalım.
- Oluşan trafik kazasından dolayı kişinin sakat kalması, uzun süreli ve sürekliliğini devam ettirmesi,
- Kazadan ötürü geçici süreç için iş yapamama durumunun oluşması,
- Kazayla oluşan ruhsal ve psikolojik bozukluklar işin içine dahildir. Durumun geçici ve kalıcı olması,
- Sağlık raporlarındaki eksiklikten dolayı sakatlık yüzdesinin bilinmediği estetik yaralar,
- Kazadan sonra oluşan büyük orandaki sakatlıklardan dolayı, bireyin ömrü boyunca bakıma muhtaç hale gelmesi hususunda bakıcı ücretleri,
- Olaylardan sonra geçici dahi olsa iş yapamaz ve çalışamaz durumu oluştuğunda, yardımcı olan ve bakımını üstlenen kişilerin yaptığı masrafların karşılanması,
- Tedavi olunan süreçte yapılan tüm masraflar, (kişinin kedisinin hastane ücreti, ameliyat giderleri, yakınlarının yaptığı yol, yemek ve barınma harcamalarının tamamı)
- Trafik kazası sonucunda yaşanan sakatlıktan ve iş görememe durumundan dolayı gelirin azalması durumlarında, iş güç kaybının yaşanmasından ötürü maddi ve manevi tazminat hakkı doğacaktır.
Hak talep edilebilecek maddi tazminat konularını ele almak gerekirse, sırasıyla;
- Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
Kazadan dolayı ölen bireyin ailesi veyahut bakma yükümlülüğünün olduğu şahıslar tarafından eksik kaldığı desteğin talebi yapılır. Destekten mahrum olanlar, desteğin süresi devamınca vefat eden kişiden elde edilecek mali çıkarları tazminat sorumlularından talep etmektedir. - Sakatlık Tazminatı
Kazadan sonra fiziksel olarak zarara uğrayan kişilerin iş gücünün hepsini yada birazını kaybetmesinden ve ilerleyen zamanda iktisadi yönüyle karşılaşabileceği eksiklikten ortaya çıkan zararlarını ve tüm masraflarının giderilmesini amaçlamaktadır. - Tedavi Giderleri
Yaşanan trafik kazasından dolayı yaşanan rahatsızlıkların tedavi edilmesi ve yeniden sağlığa kavuşturulma amaçlı yapılan işlemlerin parasal yönden talep edilmesi amaçlanır. - Bakıcı Gideri
Trafik kazasından dolayı yaşanan rahatsızlıkların günlük yaşama etki etmesi, tek başına yaşayamayacak duruma gelmesi ve başka birilerinin bakımına muhtaç halde olması şeklinde ağır maluliyeti olan kişilerin bakıcı masraflarının talebi olur.
Maddi tazminat taleplerinin oluş durumlarına göre başvuru süreci ve teminat limitleri bulunmaktadır. Sigorta poliçe limitleri dahilinde tazminat hakkı olan kişiler sırasıyla sürücü, yolcu, yaya ve üçüncü kişilerdir. Kazaya karışan aracın sigortalı olması yada olmaması tazminat hakkını ortadan kaldıramaz. İlgili kurumun niteliğinde farklılık gösterebilir.
Manevi ve maddi tazminat talepleri zaman aşımına uğrayabilir. 2918 sayılı mali sorumluluk sigortasının 109.maddesince; “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin istekler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği günden başlayarak iki yıl ve herhalde kaza gününden başlayarak on yıl içinde zaman aşımına uğrar”. Fakat “Dava, cezayı gerektiren bir eylemden doğar ve ceza kanunu bu eylem için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre maddi tazminat istekleri içinde geçerli olur” Maddi hasarların ortaya çıktığı kazalarda zaman aşımı süresi 2 yıldır.
Ölümlü kazalar için 15 yıl olarak belirlenmiştir. (2018 yılından öncekilerde sınırlama yapılacak olursa, 2003 yılından sonraki ölümlü kazalarda hak talep edilebilir) Sakatlık ile sonuçlanmış trafik kazalarındaki yaralanma durumlarında, hava açma süresi 8 yıl olarak belirlenmiştir. (Sakatlık, yaralanma, maluliyet durumlarında 2018 yılı baz alındığında 2010 senesine kadar bakılır.)
14.04.2016 tarihli ve 6704 sayılı “65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”, ayrıca Kara yolları Trafik Kanununda ve Kara yolu Taşıma Kanununda farklılıklar ortaya koyulmuştur.
Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerektiği ve sigorta firmalarının başvuru süresinden sonra en geç on beş (15) gün içinde başvuru yazılı halde yanıtlanması öngörülüyor. HASAR BAŞVURUSU adı altında hak edilen tazminat, miktarına uygun olarak sigorta firmalarından tahsil edilebilir.